Bisiklete Binmek Cinsel Sorunlara Yol Açabiliyor!

13 Haziran 2012

CİSED GENEL BAŞKANI DOÇ. DR. CEBRAİL KISA: “CİNSELLİKTE EN İDEAL SPORLAR YÜZME VE TEMPOLU YÜRÜYÜŞTÜR…”

Havaların düzelmesiyle birlikte bisiklet tutkunları, onları bulundukları yerden çıkartıp, bakımını yaptıktan sonra, dağ bayır pedal çevirmeye başladı. Bu noktada hem sağlık açısından çok faydalı, hem kişinin sağlığını korumasına ve daha formda bir vücuda sahip olmasına yardımcı, hem de stresi yenmeye yardımcı olabilen bisiklet sporunun meraklılarını olası bazı riskler konusunda uyarmak ve bilgilendirmek gerekiyor. Çünkü Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) cinsel terapistlerine göre; bisiklete binmek zevkli bir spor olmakla birlikte, aşırıya kaçıldığında cinsel sorunlara yol açabiliyor.

BİSİKLETE ÇOK BİNMEK İKTİDARSIZLIK YAPABİLİYOR!

Cinsel Sağlık Enstitüsü Onursal Başkanı Cem Keçe’ye göre; erektil disfonksiyon yani halk arasında bilinen adıyla iktidarsızlık, cinsel temas için yeterli sertliği elde edememe veya ilişkiyi sonuna kadar koruyamama durumu. Sertleşme sorunu olarak bilinen bu hastalığın, şeker hastalığından kalp hastalıklarına, nörolojik rahatsızlıklardan depresyon gibi psikiyatrik durumlara kadar birçok farklı hastalığa bağlı olarak ortaya çıkabileceğini ifade eden Psikoterapist Keçe; “Ancak en yaygın görülen bedensel kaynaklı neden penisteki damarsal bozukluklar olarak karşımıza çıkıyor. Aşırı bir şekilde bisiklete binen erkelerde penisin damarsal yapısında bozulmalar meydana gelerek iktidarsızlık görülme olasılığını artıyor. Yapılan araştırma sonuçları, yoğun bir şekilde bisiklete binenlerin yüzde 60'ının cinsel sorun yaşadıklarını gösteriyor. Bisiklete binen erkeklerde iktidarsızlık oranı, binmeyenlerin iki misli. Bunda bisiklet selelerinin yapılış şekillerinin sorumluluğu bulunuyor. Erkeklerde penise giden damarların çoğu sele bölgesinde yer alıyor. Genelde dar ve sert oturaklı olan bisikletlerde sürüş sırasında veya sarsıntıdan dolayı perine bölgesine devamlı baskı oluyor ve bu da o bölgedeki damarlar için travma etkisi yapıyor. Anatomik olarak bir kanaldan geçip, penise giden damar ve sinir kılıfı bu travmadan çok etkileniyor ve bazen damarlarda tıkanmalara yol açabiliyor. Bu da iktidarsızlığa neden olabiliyor. Bu nedenle bisiklet kullanmayı seven ve uzun süre kullanacak olanların koruyucu ekipman kullanmaları ve sele seçimlerinde dikkatli olmaları gerekiyor.” diyor.

BİSİKLET SÜRÜCÜ HASTALIĞI OLMAYIN!

Perine ve anal bölgeyi etkileyen bisiklet sürücü hastalığı (Le syndrome du cycliste - Neuropathie honteuse)’nın bisikleti sık kullananlarda görülebileceğine dikkate çeken Psikoterapist Keçe; “Bisiklet sürücü hastalığı; uzun süreli bisiklet süren kişilerde görülen, genital bölgedeki sinirlere olan baskıdan dolayı ağrıyla başlayıp, basit bir irritasyondan, uyuşma, his kaybı, idrar kaçırma ve iktidarsızlığa kadar giden bir rahatsızlıktır. Araştırmacılar hastalık belirtilerini 4 grupta sınıflandırıyor. Bunlar; pelvis bölgesinde ağrılar, idrar problemleri, kalın bağırsak sorunları ve cinsel problemler. Cinsel sorun olarak kadınlarda; penisin vajinaya girdiği esnada ağrı, cinsel ilişki süresince sebebi bilinmeyen ağrı, cinsel ilişki sonrası genital ağrı, boşalmanın veya orgazmın azalması veya yokluğu, boşalma esnasında ya da sonrasında ağrı ve cinsel uyarıyı devam ettirememe görülürken, erkeklerde ise; sertleşme sorunları, cinsel ilişki sonrası genital ağrı, boşalmanın veya orgazmın azalması veya yokluğu, boşalma esnasında ya da sonrasında ağrı görülmektedir.” diyor.

NE SIKLIKTA GÖRÜLÜYOR?

Beden ağırlığının büyük bir kısmının sert ve küçük bir alanda uzun süreli ve tekrarlayan bir biçimde taşınmasının bisiklet sürücü hastalığının sebebi olduğuna dikkat çeken CİSED Genel Başkanı Doç. Dr. Cebrail Kısa; bu hastalığın ciddiyetinin bisiklete binme süresi ve tekrarıyla doğru orantılı olduğunu söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Bu hastalıkla ilgili araştırma sonuçları birinden diğerine değişiklik göstermektedir. Uzun süre bisiklet süren profesyonel yarışmacılar üzerinde yapılmış bir araştırmaya göre 200 erkekten 17 sinde (yüzde 8,5) ve 65 kadının 3 ünde (yüzde 4,7) genital bölgede bisiklet sporuna bağlı uyuşma, karıncalanma görülmüş. 540 km.lik bisiklet maratonuna katılan yarışmacıların yüzde 22 sinde genital ve anal bögede yukarıda bahsedilen belirtiler, yüzde 13 ünde ise daha ciddi sorunlar görülmüş. Bu da bisiklet sporunun genita-üriner sistem problemlerinde sık rastlanan bir neden olabileceğini gösteriyor.” diyor.

CİNSELLİKTE EN İDEAL SPORLAR YÜZME VE TEMPOLU YÜRÜYÜŞTÜR…

Bisiklete binmenin hem ruh sağlığı hem fiziksel sağlık açısından kişileri mutlu kıldığını ifade eden CİSED Genel Başkanı Doç. Dr. Cebrail Kısa; bisiklet kullanırken sele seçimine dikkat edilmesi gerektiğini söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Bisiklet kullanımı gibi diğer sporların da aşırı yapılması cinsel yaşamda olumsuz etkiler yaratabiliyor. Örneğin günde 10 km koşuluyorsa vücut bunu algılıyor ve özellikle bacaklardaki ve ciğerlere giden damarlar genişliyor. Bu sefer hem erkek hem kadında genital bölgeye giden kan azalıyor. Bu da cinsel anlamda sorunların ortaya çıkma olasılığını artırıyor. Cinsellikte en ideal sporlar yüzme ve tempolu yürüyüştür. Hafif ağırlık kaldırma egzersizleri de fayda sağlıyor. Bununla birlikte aşırıya kaçmadan yapılan düzenli egzersizler ileri yaşlara kadar cinsel performansın devamını sağlayabiliyor.” diyor.


ERKEKLERDE GEÇİCİ KADINLARDA İSE KALICI HASARLARA NEDEN OLABİLİYOR!

Aşırı bisiklete binmenin sadece erkelerin cinsel yaşamında değil kadınların cinsel yaşamında da olumsuz etkileri olabileceğini söyleyen CİSED Yönetim Kurulu Üyesi Psikolog Kemal Özcan’a göre bisiklete binen kadınların yaşadıkları cinsel sorunların boyutları erkeklerden daha fazla ve kalıcı etkileri de olabiliyor. Bisiklete binen erkeklerde iktidarsızlık sorunlarının geçici olduğunu, cinsel organ üzerinde sürekli baskı nedeniyle ortaya çıkan bu durumun zamanla düzeldiğini, kadınlarda ise söz konusu baskının daha kalıcı hasarlar verebileceğini ifade eden Psk. Özcan; “Bisiklete binenlerin, seleleri iyi seçmeleri ve bisiklet kullanırken oturma pozisyonlarını, cinsel organları üzerine baskıyı azaltacak şekilde düzenlemeleri gerekiyor.” diyor.

TEDAVİDE NE YAPILIYOR?

Bisiklet sürücü hastalığının yaşam kalitesini düşürdüğünü ve böyle bir problem karşısında kişilerin genellikle nasıl davranacaklarını bilemediklerini ifade eden CİSED Yönetim Kurulu Üyesi Psikolog Kemal Özcan; basit değişikliklerle büyük bir fark yaratılabileceğini söylüyor ve aşağıdaki önerilerde bulunuyor:

-Bir ay bisiklet sporuna ara verin. Zarar gören sinirlerin kendini onarması zaman alır. Yapılan araştırmalar onarma sürecinin yaklaşık bir ay kadar sürdüğünü gösteriyor. İyileşme olduğunda tekrar başlarken bisiklet sürmeye hafiften başlayıp, kademeli olarak artırın, ani düşme ve şoklardan sakının.

-Bisiklet kullanma alışkanlıklarınızı değiştirin, bu tedavinin ilk aşamasıdır. İleriye doğru burnu olmayan geniş oturak kullanın. Sürerken daha sık pozisyon değiştirin. Pedal çevirmeden yapılan düz gidişlerde dik durun. Temastan oluşan cilt tahrişlerine karşı kaliteli giysiler kullanın. Gün boyu basınç oluşturan sert koltuklardan ve kabız olmaktan sakının.

-Fizik tedavi alın, esnetme egzersizleri yapın ve masaj yaptırın. Fizik tedavinin amacı, kas ve sinirlere basınç oluşturan etmenleri ortadan kaldırmaktır. Bunun için uzmanların özel olarak geliştirdikleri masaj aletlerini kullanın. Evde kalça ve bacak kaslarını esnetme egzersizlerinin yanında, top ya da rulo şeklindeki özel masaj aletleriyle masaj yapın.

-Medikal tedavi alın. Bu tedavi diğer tedavilerin başarısız kaldığı durumlarda uygulanmalıdır. Amacı cerrahi yöntemlerle sıkışan sinirleri açmaya yöneliktir ve bu müdahaleye nadiren gerekli duyulur. Enflamasyon durumunda kortizon iğnesi yapılabilir ya da ağrı kesiciler kullanılabilir.