VAJİNİSMUS

“Seks yapma korkusu” olarak bilinen “vajinismus” genellikle ilk cinsel birleşme ile başlar ve tedavi almayan çiftlerde yıllarca sürebilir. Cinsel tedaviler açısından en yüz güldürücü cinsel sorunlardan biri olan vajinismusun tedavisi artık çok kolay…

ERKEN BOŞALMA 

Erken boşalma bilinenin aksine  erkeğin bir kusuru değil, çiftin cinsel uyum sorunudur. Cinsel hayatı aktif her on erkekten yedisi hayatının bir döneminde bu sorunu yaşamaktadır ama erken boşalma kader değildir, çözümü cinsel terapi ile mümkündür.

CİNSEL İSTEKSİZLİK 

Cinsel isteksizliğin ilerleyen yaşlarda görüldüğü düşünülse de günümüzde pek çok çift bu sorunu yaşıyor. Araştırmalar her 5 çiftten birinin bu problemle karşı karşıya olduğunu gösteriyor. Sorun büyük, sebep çok ancak tedavi için adım atan yok, oysa cinsel isteksizlik çözümü olan bir cinsel işlev sorunudur ve cinsel terapi ile eşi tekrar arzulamak mümkündür.

ORGAZM OLAMAMA

Maalesef pek çok kadının hayatı boyunca tatmadıkları ve merak ettikleri bazı sorular vardır: “Orgazm ne demek?”, “Orgazm nasıl olunur?”, “Orgazmın faydaları nelerdir?”, “Orgazm olamıyorum ne yapmam gerekir?” gibi. Tüm bu soruların yanıtı ve orgazm olmanın yollarını cinsel terapi ile keşfetmek mümkün...

EVLİLİK VE ÇİFT TERAPİSİ

Evlilik problemi yaşayan çiftlerin asıl sorunları ebeveyn ilişkilerinin bilinçdışı olarak bugüne yansımasıdır. Çünkü bizler eş seçerken aslında tıpkı ebeveynlerimiz gibi tanıdık veya bildik birini seçeriz. Dolayısıyla ebeveynlerimizle saklı kalan bütün iç çatışmalarımız eşimizle olan ilişkide gün yüzüne çıkar. Adeta evliliğin başından beri bir kötü ruh evliliği ele geçirir. Bu nedenle evlilik ve çift terapisinde; çiftlerin geçmişleriyle yüzleşmeleri, sağlıklı iletişim kurmaları, duygusal sıkıntılarını azaltmaları, hem birlikte hem de bireysel olarak iyilik hallerini desteklemek, sorun çözmeye yönelik becerilerini artırmak hedeflenmektedir. Çiftler evlilik terapisine genellikle bir kriz anında ya da umutsuzlukta  başvurmaktadırlar. Ancak sorunlar büyümeden alınan evlilik terapisi ilişkinin sağlığını korumakta ve çiftin daha mutlu olmasını sağlamaktadır. Sevgi, saygı, hoşgörü çerçevesinde mutlu bir evlilik hayatı için sorunlarınızın büyümesini beklemeden lütfen evlilik terapisine başvurunuz.

DEPRESYON

“Yorgunum”, “Mutsuzum”, “Gücüm kalmadı”, “Sürekli ağlıyorum”, “Evden çıkmak istemiyorum”, “Uyuyamıyorum”, “Artık hiçbir şeyden  zevk almıyorum”, “Bıktım bu hayattan”, “Kendimi değersiz ve işe yaramaz hissediyorum”, “Yaşamak istemiyorum”, “Her şeyi unutuyorum”, “İşimde eskisi kadar başarılı değilim”, “Kimseyi görmek istemiyorum”, vb. Bu cümleler size tanıdık geliyorsa DEPRESYONDA olabilirsiniz. Depresyonun tedavisi sadece ilaçla yapılmamaktadır. Kalıcı tedavi için PSİKOTERAPİ tedavinin olmazsa olmazıdır.

PANİK BOZUKLUK 

“Ölüyorum”, “Çıldırıyorum”, “Kendimi kontrol edemiyorum”, “Eyvah kalp krizi geçiriyorum” şeklinde yaşanan PANİK ATAK korkunç bir film gibidir ama tehlikeli değildir, öldürmez. İlaç ya da farklı  psikoterapi yöntemleri  ile tedavisi mümkündür.

OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK (TAKINTI HASTALIĞI)

Sık elinizi yıkıyor veya sürekli temizlik yapıyorsanız, yaptıklarınızdan emin olamayıp tekrar tekrar kontrol ediyorsanız ya da buna benzer belirtileriniz varsa takıntı hastalığınız olabilir. Takıntılarınızın sizi esir almasına, hayatınızı kabusa çevirmesine izin vermeden ilaç ve psikoterapi desteği alınız.

KİŞİLİK BOZUKLUĞU

Kişilik bozukluğu olan kişi, yaralıdır ve iç dünyasındaki kaos nedeniyle günlük hayatı, gerçekleri çok farklı algılamakta ve sorunun kendi bakış açısında olduğunu fark etmemektedir. İnsanın davranışlarında uzun süreli bozukluklara sebep olan, çevresel veya kalıtsal faktörlere bağlı olarak ortaya çıkabilen kişilik bozuklukları, gelip geçici rahatsızlıklar değildir ve tedavi edilmezse ömür boyu peşinizi bırakmaz, tedavi edilmediği sürece iş hayatınızda, aşk hayatınızda, sosyal yaşantınızda ve günlük en basit işlerinizde bile sizi olumsuz etkiler. Uygun psikoterapi yöntemleri ile kişilik bozukluklarının tedavisi mümkündür.

BİPOLAR (İKİ UÇLU BOZUKLUK)

Taşkınlık (mani) ve çökkünlük (depresyon) olmak üzere iki ayrı hastalık dönemi ile karakterize olan, yatışma ve alevlenme dönemleri ile giden Bipolar Bozukluk tedavisinde ilaç sağaltımı önceliklidir. Ancak hastanın tek hekim takibi, hekim ile hasta ve ailesinin uyum içinde olması tedavide oldukça önemlidir.

SINAV KAYGISI 

Öğrenilen bilginin yoğun kaygı nedeniyle sınav sırasında etkili bir biçimde kullanılamaması sonucu çocuklarımızın ve öğrencilerimizin başarısı düşmektedir. Huzurlu ve mutlu bir şekilde başarıya ulaşmak psikoterapi ile artık daha kolay.

İNTERNET BAĞIMLILIĞI

Hayata internet üzerinden bağlanıyor, sanal iletişimi yüz yüze iletişime tercih ediyorsanız psikoterapistinize başvurunuz. Çünkü sanal dünya sizi gerçek dünyadan ve gerçek ilişkilerden kopartır ve ruhsal sorunlar yaşamanıza yol açabilir.

DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU (DEHB)

DEHB çocukluk çağının önemli psikiyatrik sorunlarından biridir. Çocuğunuzda aşırı hareketlilik, ödevlerden çabuk sıkılma, dikkatte kolayca dağılma, kuralları umursamama, sabırsızlık, her şeye burnunu sokma, sırasını bekleyememe, çok konuşma gibi belirtiler varsa Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu olabilir. Tedavide ilaç sağaltımı ile  birlikte çocuk, aile ve öğretmenler ile işbirliği içinde olmak oldukça önemlidir. Yeterli tedavi almayan  çocuklar maalesef hayatlarının ileri dönemlerinde daha büyük sorunlarla karşılaşabilmektedirler. En değerli varlıklarımız olan çocuklarımız için tedaviyi lütfen doğru yerde arayınız.