14 Þubat Sevgililer Günü


 

"iþte yeni bir anlamlý gün 
aþk için
tüm aþýklar için
bütün sevdalýlarýn
elele yürüdüðü
öpüþüp koklaþtýðý bir gün"

MANÝTALAR GÜNÜ yani SEVGÝLÝLER GÜNÜ TARÝHÇESÝ

Bu yazý 14 Þubat'ýn iflah olmaz romantiklerine adanmýþtýr.

14 Þubat Manitalar Günü'yle birlikte yine tatlý bir telaþ baþladý.

Manitalar Gününün Hikayesi Nedir?
Manitalar Günü'nün baþlangýcýna iliþkin çeþitli efsaneler ve hikâyeler var. Tarihi kitaplardan öðrendiðim kadarýyla, Hýristiyanlýktan önce yani Ýsa'dan önce 4.yüzyýlda Roma'ya bir çok Tanrý ve Tanrýça hakimdir. Ve Yunan mitolojisindeki Zeus gibi Roma da tüm tanrýlarýn ve tanrýçalarýn kraliçesi "Februata Juno" vardýr. Fakat Tanrýça Juno ayný zamanda kadýn haklarýndan sorumlu Devlet Bakaný gibi kadýnlarýn ve evliliklerin tanrýçasýdýr.

Eski Roma takvimine göre baharýn baþlangýcý Þubat ortasýdýr. Juno onuruna baharýn baþlamasýndan bir gün önce yani 14 Þubat'ta "Lupercalia Bayramý" veya "Kurt Bayramý" adýyla kutsama töreninin yapýldýðý bir bayram düzenlenirdi. Ertesi gün ise bir yýl boyunca iþlenen tüm günahlardan arýnmak, insanlarýn doðurganlýðýný arttýrmak ve sürülerin tarlalarýn verimliliðini arttýrmak amaçlarýyla, diðer iki Roma tanrýsý olan, çobanlarýn ve sürülerin Tanrýsý Lupercus'un ve Yunan mitolojisindeki Pan'a benzeyen bir tanrý olan bereket Tanrýsý Faunus'un onuruna "Lupercalia Festivali" adýyla bir aþk festivali düzenlenirdi. Lupercalia Festivali'nde geleneksel olarak hediyeler verilir ve Büyük Roma Ýmparatorluðu'nun kurucusu "Romulus" ve "Remus" kardeþlerin bir kurt tarafýndan evlat edinilip büyütüldüðüne inanýlan Palatine Daðý'nda keçiler ve köpekler kurban edilirdi. Festival boyunca "luperci" adý verilen genç erkekler þehrin sokaklarýnda ellerinde "februa" denilen ve keçi derisinden yapýldýðý söylenen kýrbaçlarla dolaþýrlar ve kendilerini bekleyen kadýnlarýn bir senelik günahlarýnýn ve hatalarýnýn Tanrýlar tarafýndan affedileceði inancýyla, bu kýrbaçlarla vururlardý. Kamçýlama töreninin ayrýca kadýnlarýn doðurganlýklarýnýn arttýrdýðýna ve kolay doðum yapýlmasýný saðladýðýna da inanýlýrdý. Pagan inancýna göre "arýnma ayý" anlamýna gelen "Þubat" yani Latince kökenli "February" kelimesi de iþte bu februa kelimesinden türemiþtir. Romalýlar içinde Tanrý Kurt'un yaþadýðý varsayýlan bir maðranýn önünde toplanýyorlar ve kuþlarýn çiftleþme döneminin baþlangýcý kabul edilen Þubat ayýnda festival günü genç kýzlar isimlerini yazdýklarý bir kaðýdý büyük bir kaba koyuyorlardý ve genç erkekler de bu kaptan birer kaðýt seçerek o günkü eþlerini belirliyorlardý. Akýllarýndan geçen her cinsel fantaziyi yaþamak ve uygulamakla serbest býrakýlan gençler bu çekiliþin sonucunda ilk kez cinsel iliþkiye girip o gün kendilerini Tanrýçaya sunar ve bir süre sonra da evleniyorlardý. Manitalar günü kartlarýnýn ilk ortaya çýkýþý da iþte bu döneme rastlar.

Zamanla Roma Hýristiyan kilisesinin merkezi haline gelmeye baþlar. En gaddar, aþýrý savaþ ve askerlik tutkunu Roma Ýmparatorlarýndan biri olan II.Cladius zamanýnda imparatorluk birçok cephede savaþ halindedir. Evli erkekler karýlarýný ve çocuklarýný býrakarak savaþa gitmek istemedikleri için II.Cladius ordusuna katýlacak asker bulmakta güçlük çeker. Bu yüzden II.Cladius olaðanüstü durum ilan eder ve evlenmeyi ikinci bir emre kadar erteler ve karþý gelenleri en aðýr þekilde cezalandýrýr. Ve son olarak II.Cladius Romalýlar'ýn eskiden beri var olan yaklaþýk 12 tane kendi putperest Tanrýya tapmalarýný, uymayanlarýn ve özellikle de Hýristiyanlar'la evlenen veya iliþkiye girenlerin de ölümle cezalandýrýlacaklarýný emreder. Evliliklerin ertelenmesi nikahsýz beraberliklerin artmasýna yol açar ve zina da büyük bir günah olduðu için kiliseyi rahatsýz eder. Ayrýca Roma kenti sayýsý gittikçe artan ve uzak ülkelerde ölen kocalarýnýn veya sevgililerinin ardýndan aðlayan kadýnlar ve kýzlarla dolmuþtu. Kýsacasý aþk yasaklanmýþtý. O dönemin en sevilen rahiplerinden biri olan "Rahip Valentine" tüm ülkeyi gezerek Ýmparator'un hatalý olduðunu anlatan dinsel vaazlar verir ve II.Cladius'un yasasýný çiðneyerek evlenmek isteyen sevgilileri gizlice evlendirmeye baþlar. Tabi gaddar II.Cladius'un bunu öðrenmesi uzun sürmez. Rahip Valentine taþa tutulur, sopa ile dövülür ve iyice hýrpalandýktan sonra da Roma'nýn en karanlýk izbe zindanlarýndan birine atýlýr. Bir rahibin bu duruma düþmesine çok üzülen ve iyi bir Hýristiyan olan gardiyan, Valentinus'un anlattýðý Ýsa ilgili öykülerin arasýnda körlerin gözlerinin açýldýðýný öðrenir ve Valentine'ýni zindan yemekleri yerine evdeki kýz kardeþi Julia'nýn sýcak yemekleriyle beslemiþ. Böylece Valentine'ýn son günlerinde günde üç kez uzun uzun sohbet edebileceði güzel ama kör bir ziyaretçisi olmuþ. Julia çok güzel ve zeki bir kýzdýr. Bu ziyaretler sýrasýnda kýz Valentine'ýnin sesine aþýk olmuþ. Tabi kendine çok yakýn davranan kýza da Valentine de âþýk olmuþ. Günlerce Valentine aritmetiði, Roma tarihini, doðanýn yapýsýný ve Tanrý'ya yönelmeyi kýza öðretir. Julia aydýnlanýr, güçlenir ve teselli bulur. Ýdam edileceði gün Valentine son yemeðini yemiþ, gardiyandan kaðýt ve kalem istemiþ, güzel kýzla son sohbetini etmiþ ve idam edileceði saati beklemeye baþlamýþ. Kaðýda bir not yazmýþ ve gardiyana bu notun kýz kardeþine iletilmesini istemiþ. Notun altýný "senin Valentine'ýndan" diye imzalamýþ. Baþý kesilerek 14 Þubat 270 tarihinde Valentine idam edildikten sonra kendine ulaþan nota bakan kýzýn gözleri açýlmýþ. Valentine sonradan Papa I. Julius tarafýndan Roma'da Praxedes Kilisesi yakýnýndaki "Porta Valentini" adý verilen bir kemer kapýsýnýn altýndaki Hýristiyan þehitliðine gömülür. Julia mezarýn yanýna pembe çiçekler açan bir badem aðacý diker. Günümüzde sevginin ve dostluðun simgesinin badem aðacý olmasý buradan kaynaklanmaktadýr. Valentine Hýristiyanlýðýn simgesi olan sevgi ve evlilik kuramý ile Roma'nýn bereketlilik ve döllenme kutsamalarýný kaynaþtýrmýþ, Hýristiyanlýðýn evlilik ve çoðalma ilkesi bütünleþtirmiþtir. Tanrýsal aþkla dünyasal aþký birleþtirmiþtir.

Zamanla Roma, Hýristiyan kilisesinin merkezi haline geldikten sonra eski pagan törenleri ve baþta halk arasýndaki en popüler festivallerden biri olan Lupercalia Festivali yasaklanmaya baþlanýr. Romalý gençler I.S. 500'lü yýllara deðin bu 2000 yýllýk geleneði aþk ve þevk ile sürdürdüler. Ama gelen tepkiler üzerine M.S. 496 yýlýnda "Papa Galasius" festivali yasaklamak yerine bir Hýristiyan festivaline çevirmek ister. Bu amaçla 200 yýl sonra festival tarihinde idam edilen Rahip Valentine'inin Aziz olduðunu ilan eder ve bu güne "Aziz Valentine Günü" adýný verilir. Bundan böyle kilise festival günü yapýlacak çekiliþlerde genç erkekler genç kýzlarýn isimleri yerine Hýristiyan azizlerinin isimlerini çekmelerini ve bir yýl boyunca onlara rehberlik edeceklerine inandýklarý azizlerin hayatýný ve yaptýklarý iyi þeyleri kendilerine örnek alarak yaþamalarýný ister. Fakat gençler yine de bu günü "Manitalar Günü" adýyla aþkýn ve sevginin günü olarak kutlamaya devam ederler ve kaðýt dantellerden, incecik aynalardan ve parfüm keseciklerinden yapýlan kartlarý birbirlerine verirler. Ayrýca aþký simgeleyen en popüler hediyeler arasýnda eldiven, elbise, bir þiþe þarap, altýn harflerle el yazýsýyla süslenen kaðýt dantellere yazýlan aþk þiirleri ve çorap baðý da çok yaygýndý. Zamanýnda kurban edilen keçiler ve köpekler yerlerini kartlara ve güllere býrakmýþlardýr.

1969 yýlýnda Aziz Valentine Günü Roma Kilisesi'nin özel günler listesinden çýkarýlmýþtýr. Ancak anneler ve babalar gününün ticari baþarýsýný gören yatýrýmcýlar Manitalar Gününü de Roma'daki gibi sevenlerin birbirlerine sevgilerini Valentine'in son mesajýnda olduðu gibi küçük kartlar ve hediyelerle sunmalarý þeklinde kalp þeklinde çikolatalar vb. üreterek bir tüketim çýlgýnlýðý gününe dönüþtürmüþlerdir. Ve bu sektör tüm dünyada olduðu gibi ülkemizde de çok yaygýnlaþmýþtýr.

Hepinizin manitalar gününü kutlarým