Kadınlarımız cinsel organlarını tanımıyor

07 Ocak 2010

21. yüzyılda yaşıyor olmamıza ve tüm bilgi erişim kaynakları tek tuşla elimizin altında olmasına rağmen kadınlarımız hala cinsel organlarını tanımıyor. Cinsel konularda halkımızı bilgilendirmeyi ve cinsel sorunlara çözüm üretmeyi amaçlayan Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED); cinsellik konusunda çok çarpıcı bir basın açıklaması yaptı.  
 
Kadınlarımız cinsel organlarını tanımıyor
İdrar deliği farklı, vajina deliği farklıdır
Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED) olarak her gün halkımızdan gelen onlarca soruyu yanıtladıklarını söyleyen CİSED Genel Başkanı Cem Keçe; “Kadınlarımız en çok kızlık zarı, vajina deliğinin nerede olduğu, idrarın nereden yapıldığı ve adet kanının hangi delikten aktığı gibi sorular soruyorlar. Kaç yaşında olursa olsun ya da evli veya bekar olsun kadınlarımız cinsel organlarının yapısını bilmiyorlar Tabi ki bunda toplumumuzda kadınların yetiştiriliş tarzının önemi büyüktür. Kadınlar cinsel organlarını elleri, gözleri, burunları, vb. gibi normal bir organ olarak değil de; pis, kötü ve gösterilmesi ayıp bir yer olarak algılayarak büyüyorlar ve vajinalarını sevmiyorlar.'' dedi. Sağlıklı bir kadının kendi cinsel organını tanıması gerektiğini ifade eden Psikoterapist Keçe; “Kadın bir ayna yardımıyla dış genital organlarını incelemeli, onlara dokunmalı ve tanımaya çalışmalıdır. Kadının dış genital bölgesinde 3 tane açıklık vardır, bunlar; idrar deliği, vajina deliği ve anüstür (makat). Kadınlarımız idrar deliği ile vajina deliğinin farklı olduğunu bilmiyorlar. İdrarın nereden yapıldığını bilmiyorlar. İdrar deliği vajina deliğinin üst kısmında ve daha küçük bir deliktir.  Yine adet kanının nereden aktığı da kadınların bize en sık yönelttiği sorulardan biridir. Adet kanı vajina deliğinden akar. Erkeklerimiz de bu konuda son derece bilgisizler. Vajina deliğini bulamadıkları için evlendikten sonra aylarca ilişkiye giremeyen çiftlerimiz var.” dedi. 
 
Kızlık zarı acımaz, ağrımaz ve kanamaz
Kızlık zarı hala bir tabu
Kızlık zarının toplumumuzun en önemli takıntılarından biri olduğunu söyleyen CİSED Genel Başkan Yardımcısı Psk. Gülüm Bacanak; “Derneğimize erkeklerden ve kadınlardan en fazla kızlık zarı ile ilgili soru gelmektedir. Kadınlar ilk ilişkide kızlık zarının yırtılması, acıması, ağrıması, patlaması, delinmesi ve kanamasından korkarken; erkekler ise eşleri ya da kız arkadaşlarında kanama olmadığında güvensizliğe kapılmakta ve onlardan şüphe etmektedirler. Oysa ki aslında normal şartlarda, normal bir kızlık zarı, ilk ilişkide acımaz, ağrımaz ve kanamaz. İlk ilişkide kanamaya neden olan kızlık zarı değil, yeterli ön hazırlık yapılmaması ve kadının kendini kasmasıdır. Kızlık zarında adet kanının aktığı bir delik vardır, eğer zannedildiği gibi kızlık zarı vajinanın girişini perde gibi kapatsaydı adet kanı akamazdı.” dedi. Kızlık zarı tabusunun çoğu gencin cinsel hayatını kabusa çevirdiğini belirten Psk. Bacanak; “Kızlarımızda ilk ilişkide çok acı çekme ve kanama olması korkusununun yanısıra, ya kanamazsa korkusu da var. Eğer kanama olmazsa bu defa eşleri onlardan şüphe edecek, aileler duyacak ve sevgi dolu ve keyifli olması gereken ilk ilişkilerini belki de acı ve suçluluk içersinde yaşayacaklar ve en iyi ihtimalle kız muayeneye götürülecek. Bu korku, hiç bir erkekle temasta bulunmamış kızlarımızda bile ya kızlık zarıma birşey olursa endişesi yaratıyor ve bizlere; “Havuza atladım kızlık zarım bozulmuş mudur? Merdivenden düştüm kızlık zarıma bir şey olmuş mudur? Duş yaparken vajinama su tuttum kızlık zarıma bişey olur mu? Öpüşmeyle kızlık zarı bozulur mu?” gibi sorular yöneltiyorlar. Bu aslında çok acı bir durum.” dedi.
 
Cinsel eğitim şart
Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği'nin cinsel eğitimin gerekliliğini her zaman savunduğunu söyleyen CİSED Genel Sekreteri Psk. Dnş. Fatma Ayrık; “Ailede ve okullarda cinsel eğitimin olmaması ülkemizdeki en büyük eksikliklerden biridir. 10 kişiden 7 sinin cinsel sorun yaşadığı, 10 kadından birinin vajinismus sorunu yüzünden eşiyle yıllarca cinsel ilişkiye giremediği ülkemizde artık gerekli kurumların bir araya gelerek cinsel eğitim çalışmalarını başlatmaları gerekmektedir. Biz bu konuda üzerimize düşeni yapmaya hazırız.” dedi.