Borderline Kişilik Bozukluğu Hiç Bu Kadar Güzel Anlatılmadı!

23 Eylül 2013

CİSED GENEL SEKRETERİ PSK. SERAP GÜNGÖR: “CİSED ONURSAL BAŞKANI CEM KEÇE’NİN SON KİTABI ‘SENDEN NEFRET EDİYORUM NE OLUR BENİ TERK ETME’ ÇIKTI!”

Duygularda, insan ilişkilerinde, davranışlarda dengesizlik ve aşırı kaybetme korkusuyla kendini gösteren borderline kişilik bozukluğu, çocuklukta yaşanılan önemli bir kayıp, anne-baba ile olan bağın dengesiz olması, duygusal ve fiziksel travmalar, kötü muamele ya da duygusal olarak yoksun kalmak gibi tecrübelere dayanıyor. CİSED Onursal Başkanı Cem Keçe’nin son kitabı “SENDEN NEFRET EDİYORUM NE OLUR BENİ TERK ETME” çıktı! Sürekli olarak terk edilme duygusunun yarattığı panik ile mücadele edenlerin hikâyesi hiç bu kadar güzel anlatılmamıştı…

KARANLIĞA MAHKÛM GERÇEKLER IŞIĞA KAVUŞUYOR…

Borderline kişilik bozukluğu olanların davranışlarının değişken ve ani hareketlerden oluşuğunu, duygularının sürekli değiştiğini ve diğer insanlarla olan ilişkilerinin yoğun ve fırtınalı olduğunu ifade eden CİSED Genel Başkan Yardımcısı Uz. Dr. Yasemin Yıldız; “Borderline ve narsisistik kişilik bozuklukları üzerine çalışan Onursal Başkanımız Psikoterapist Cem KeçeSenden Nefret Ediyorum Ne Olur Beni Terk Etme adlı kitabında, klinik veriler ışığında borderline yapıyı ve borderline kişilik bozukluğunu tartışmaya açıyor. Terapi süreçleri uzun süren ve güç olan borderline yapının tedavisiyle ilgili önemli detaylar veriyor. Uygulamalarla ve vaka örnekleriyle desteklenmiş yeni kuramsal açılımlar sunuyor. Ve borderline yapının en belirgin niteliklerini betimleyerek önemli bir yol haritası ortaya koyuyor. Karanlığa mahkûm gerçeklerin ışığa kavuştuğu bu kitabı seveceksiniz!” dedi

KAYBETTİKÇE KORKAN KORKTUKÇA SEVENLERİN HİKÂYESİ…

Borderline kişilik bozukluğu olanların değer verdikleri insanlara tutunmak için çılgınca çaba sarf ederken bir yandan da kaybetme korkusundan kaçınmak için onları önemsizleştirmeye çalıştıklarına dikkat çeken CİSED Genel Sekreteri Psk. Serap Güngör; “İnsanın iç dünyasındaki iyi ve kötünün uzlaşmaz ve durulmaz çatışmasının işleyişini vaka örneklerinin ışığında anlatan Senden Nefret Ediyorum Ne Olur Beni Terk Etme; düzenli bir aile hayatı olmayan, ebeveynlerin çatışmalarının ortasında yer alan, en çok ihtiyacı olduğu yaşta anne sevgisi ve ilgisinden mahrum kalan, aileleri tarafından yalnızlığa itilen,ayrılma, boğulma, yutulma, boşluk, hiçlik, bağlanma ve terk edilme durumlarına karşı aşırı tepkisel olan, kendine zarar verme, alkol ve uyuşturucu kullanma, yeme bozuklukları ve intihar teşebbüsleri gösteren, iyiyi ve kötüyü birbirinden ayırt etmekte zorlanan, sağlıklı karar verme mekanizmalarından mahrum kalan, kaybettikçe korkan, korktukça sevdiklerini kaybeden Azra’nın hüzünlü hikâyesini anlatıyor!” dedi.

AŞIRI KAYBETME KORKUSU VE SÜREKLİ OLARAK TERK EDİLME DUYGUSU YAŞIYORLAR…

Borderline kişilik bozukluğu olanların yalnızlık duygularını uzaklaştırmak için çevrelerini insanlarla doldurduğuna ve hatta sevmedikleri ya da anlaşamadıkları insanları bile kabul ettiklerine dikkat çeken CİSED Yönetim Kurulu Üyesi Psk. Kemal Özcan; “Borderline ve narsisistik kişilik bozuklukları gibi psikolojik sorunlar, aşk, yakın ilişkiler, aile, evlilik ve cinsellik konularındaki yazılarıyla, kitaplarıyla ve ruh sağlığı profesyonellerine verdiği psikoterapi eğitimleriyle çalışmalarını sürdüren, Onursal Başkanımız Psikoterapist Uz. Dr. Cem Keçe; oldukça sade ve anlaşılabilir bir üslupla, tanısı ve terapisi oldukça güç olan, duygularda, insan ilişkilerinde, davranışlarda dengesizlik ve aşırı kaybetme korkusu, sürekli olarak terk edilme duygusunun yarattığı panik ile kendini gösteren borderline yapıyı tartışmaya açıyor. Modern toplumlarda süratle yayılan borderline yapıyla ilgili var olan, yeni, özgün, kuramsal ve pratik psikoterapötik ilkeleri ‘Senden Nefret Ediyorum Ne Olur Beni Terk Etme’ adlı kitabında bir araya getiriyor. Özellikle nesne ilişkilerine dayanan kuramsal yaklaşımları harmanlıyor. Borderline kişinin kendi içine gömülüp tüm dikkatini terk edilme ve kaybetme korkusuna vermesinin ilk başta kendisini, ailesini ve sonra toplum yaşamını nasıl olumsuz etkilediğini ve bölünmüş bir ruhsal yapı ile birlikte ne tür acılara maruz kaldığını soruşturuyor. Detaylı analizlere ve Azra’nın hikâyesine dayanarak borderline yapının çok yaygın bir kişilik örgütlenmesi olduğuna dikkat çekiyor!” dedi.